15.5.12

Ben ağlarım,

Doktor ağlar,
Dert ağlar.

1.8.08

Bazen

sadece ağlar insan.

13.7.08

- Neyin var?

- İstanbul konuştu benle.
- Ne dedi?
- Ağza alınmayacak şeyler...

21.3.08

En son seni gördüm

gözlerime balçık dolmadan önce...
Ne güzeldin!

15.3.08

- Ne istiyorsun?

- Yenilmek istiyorum sana!

8.3.08

Değdi

mi gerçekten verilen bunca savaşa?

2.3.08

"Anlamadığınızı öldürün"

dedi kâhin.
Kimse birşey anlamadı.
Kahin hala hayatta.

18.10.07

gitmeyi istemendir içimi acıtan...

Hiçbir söz yeterli gelmeyecek, hiçbir söz yeterince az kalmayacak... Sarılıp içime çekmek istesem de kokunu, artık ben kokmayacak sıcaklığın, daha çok acıtacak. Söz bitecek, boğazımda koca bir yumru olarak takılıp kalacak çaresizliğim. Gidişlere aşinalıktan bıkkınlığımla, sadece durup izleyeceğim benden vazgeçişini... "Neden?" diye sormayacağım.

30.9.07

hayata dair

bildiğim herşeyi unuttum.

15.6.07

Sokaklar

yolu beraber kaybetmiş iki dostla anlamını bulur.

31.5.07

gece-gündüz

En çok, yatağına sırtüstü uzanmış tavana bakarken yalnız hissediyordu kendisini.

21.2.07

Gerçek şu ki

"Unutmalısın" dedi adam
"beni ve olanları, biliyorum zor ama yapmalısın bunu!"

Oysa ki zor olmadı.
Unuttu kız çok geçmeden.

Çünkü edebiyatta değil
şu mavi göğün altında yaşıyorlardı.

12.1.07

Adam

‘Beni sevmeyeceğini bilsem, işte o zaman, severdim seni.’ dedi.

Kadın

Söylediği her şey, söylemediklerini örtmek içindi.

9.1.07

Aşksız

Ağzı açık unutulup gazı kaçmış gazoz gibi sönüktü hayatı, kapatacak kapak bulamadı.

8.12.06

ses-siz-iz-biz

Uzaklarda yankılandı da yakınlaşamadı bir türlü…

17.11.06

etmem

i istemedi, üzüldüm.

10.11.06

Adı

söylenmemiş en naçar haliydi hayatın.

3.11.06

Hasret

Buğusu yayılırdı odaya danteller üstündeki bir bardak çayın
ve efsunlu bir çift göz dalardı uzaklara.

26.10.06

O

başkasını sevdi, başkası da onu;
keşke aynı kişi olsaydı başkaları...

17.10.06

Sarıldılar,

yüz yüze geldiler, göz göze kaldılar, ayrıldılar.

14.10.06

az gittiler

uz gittiler, varamadılar bir yere. Bir gölün kıyısına bıraktılar asalarını; sarıklarını bir yolun kenarına; umutsuz bedenlerini de bir ırmağa bıraktılar sonunda...

11.10.06

ebe

Sağım
solum
önüm
arkam
bahçe…

26.9.06

Sultan dedi ki:

Her bitendeki her gidenin ardından başıma bağladığım yazmanın rengi aslında siyahmış.
Kal diyenler,
al diyenler
yalanmış.

21.9.06

güvenmemece

Ufacık tefecik
içi dolu kuşkucuk
.

Yağlı İlmek

oldu kendi boynuna
belindeki ibrişim kuşağı.
Ve ölüm fermanı yazıldı arkasına
koynundan çıkan ucu yanık mektubun.

15.9.06

nankör hayat

Bir gözü kördü topal kedinin.

14.9.06

pusula

Neresindeyim hayatın(ın)?

20.8.06

Bendim,

otobüsün camından bana bakarken siz boş gözlerle, alıp sizi hayal ülkelerine götüren; enfes topkek yedirip, sarı kola içiren; yarı yolda can verdirten o yol üstü kasabası çocuğu.

16.8.06

2.8.06

Ah!

Neredesin?

26.7.06

O olduğunu

kendini saklama gereğini hissetmediği an anladı.

24.7.06

-

Kabak çiçekleri açmadan
gel!

20.7.06

Devlerin Aşkı

O kadar yaşlıydı ki adam
ve o kadar yıpranmıştı ki hayat
Bakıp birbirlerine
ağlıyorlardı sadece.

18.7.06

13.7.06

Saat tam 12:00'de

Akrep yelkovanı sokmuş.

12.7.06

9.7.06

4.7.06

d

oku.

20.6.06

Başkalarının sokaklarında

ıhlamur ağaçlarının kokusunu çekti içine. İçi almadı bu yabancılığı.

16.6.06

Gerçek

-Bana bunu nasıl yapabildin?

-Böyle.

9.6.06

isteroğlu

Ben,
Sayısal lotonun partal zengini,
Yalan dünyanın paspal gezgini olayım dedim...
"olabilemezsin" dediler...

Bahar geldi,

sen gelmedin, üşüdüm.

2.6.06

"Gülümseyin!"

dedi fotoğrafı çeken...

29.4.06

saksı

Evin ortanca kızı getirdi bana verdi
üstüne basıp öldürdüğü Sakanın cesedini.

Gülzârdım eskiden ben,
mezâr oldum şimdi.

24.4.06

Mavi göğün altında

söylenmemiş bir söz olmalı.

17.4.06

homeward bound

Köyün en son çitini geçer geçmez diken battı ayağına, eve döndü Ünzile.

13.4.06

beşik

vitrinde duruyordu; o, kucağında bebekle sokakta. Bir yumruk atmak istedi cama, camı oraya koyanlara...

10.4.06

Kar Yanığı

yüzünü döndü doktora. Dinledi, dinledi, anlamadı, ağladı.

2.4.06

"Bekleme beni"

dedi genç kız trenin camından.
Vapura doğru başı önde yürüdü genç adam.
Tren bozkıra gitti, vapur denize.

29.3.06

duvardaki kurumuş kan lekesi

ve yerde yatan ceset -karısının cesedi-
canını sıkmaya başladı en sonunda;
üç günün sonunda.

23.3.06

- Ne dedin sen?

- Yokum artık ben.

18.3.06

Yuva

Kuşların yaptığı bişeydi onun için sadece. Evde yaşardı kimisi insanların, hapiste kimisi, kimisi de onun gibi karton kutularda.